10. SINIF ÜNİTE, KONU, KAZANIM VE AÇIKLAMALARI
10.3.1. Ekosistem
Ekolojisi
Anahtar Kavramlar
ayrıştırıcı, besin
ağı, besin piramidi, besin zinciri, biyolojik birikim, ekosistem, enerji
piramidi, heterotrof, holozoik, madde döngüsü, ototrof
10.3.1.1.
Ekosistemin canlı ve cansız bileşenleri arasındaki ilişkiyi açıklar.
10.3.1.2.
Canlılardaki beslenme şekillerini örneklerle açıklar.
Simbiyotik
yaşama girilmez.
a. Popülasyon,
komünite ve ekosistem arasındaki ilişki örneklerle açıklanır.
b. Ekosistemde
oluşabilecek herhangi bir değişikliğin sistemdeki olası sonuçları üzerinde
durulur.
c. Öğrencilerin
kendi seçecekleri bir ekosistemi tanıtan bir sunu hazırlamaları sağlanır.
- Ekosistem üzerinde etkili olan
ekolojik faktörler, abiyotik ve biyotik faktörler olarak ikiye ayırır.
Ekosistemi Etkileyen Faktörler
|
A.
Abiyotik faktörler
(Cansız
varlıklar)
|
B.
Biyotik faktörler
(Canlı
varlıklar)
|
Işık,
Sıcaklık, Su, Ortam pH'si, Toprak ve mineraller, İklim
|
Üreticiler
Tüketiciler
Ayrıştırıcılar
|
A. Abiyotik faktörler (Cansız
varlıklar)
a) Işık: Yaşam için gerekli olan enerjinin kaynağı güneşten
gelen ışıktır. Yeryüzüne ulaşan görünür ışığın küçük bir bölümü, fotosentezle
kimyasal enerjiye dönüştürülerek üretilen organik maddelerin (besinlerin)
yapısına katılır. Ekosistemdeki canlılar enerji kaynağı olarak organik
maddelerdeki bu enerjiyi kullanırlar.
-Hayvanlarda aktif süreçler için tercih
edilen ışık şiddeti birbirinden farklıdır. Baykuş, yarasa, kirpi vb. gece
aktif olan türlerin yanı sıra bülbül gibi bazı ötücü kuşlar ve ipek böceği
gibi bazı böcekler alaca karanlıkta aktiftir.
- Çiçekli bitkilerin çiçek açmasında da
gün uzunluğunun ve ışık alma süresinin önemi vardır. Örneğin kasımpatıları
sonbaharda çiçek açar.
b) Sıcaklık: Canlıda enzimlerin çalışmasını dolayısıyla kimyasal
tepkimelerin hızını etkiler. Bu nedenle bütün fizyolojik ve biyokimyasal
işlevler üzerinde etkisi vardır.
-Ayrıca sıcaklık atmosferdeki hava
hareketlerinden, iklimsel değişikliklerin oluşmasından ve mevsimlerin ortaya
çıkmasından sorumlu bir ekolojik faktördür.
-Sıcaklık artışı, hayvanlardaki
metabolizma hızını da artırır. Sıcaklık yükseldiğinde sabit vücut ısılı
hayvanlar yer değiştirmeyle serinlemeye çalışır. Sıcaklık değişimleri bazı
hayvanlarda göç etme, kış uykusuna yatma ve gece aktif olma gibi davranışlara
yol açar. Örneğin, çölde yaşayan akreplerin geceleri aktifleştiği görülür.
Leylekler bulundukları ortam soğuyunca sıcak ülkelere göç ederler.
c) İklim: Uzun bir zaman aralığı içinde belirli bir bölgede etkin
olan atmosfer koşullarına iklim adı verilir. İklimin ana öğelerini sıcaklık,
nem, yağış ve hava hareketleri oluşturur. Canlılar kendilerine uygun iklim
şartlarında yaşamlarını sürdürürler.
d) Toprak ve Mineraller: Toprak; yeryüzünü kaplayan kayaçların
rüzgar, su ve sıcaklığın aşındırıcı etkisi ile ufalanması sonucu oluşur.
Canlılara hem yaşama ortamı hem de besin sağlar. Bitkiler, gerekli
mineralleri su ile birlikte topraktan alırlar.
e) Su ve pH: Yaşam için çok önemli bir abiyotik faktördür. Canlı
hücrelerinde metabolik faaliyetlerin oluşabilmesi için belirli oranda suya
gereksinim vardır. Su, çok iyi bir çözücü olup bazı maddeleri çözerek
çözeltiler oluşturabilir. Sulu çözeltiler, içerdikleri hidrojen iyonu veya
hidroksit iyonu derişimine göre asidik ya da bazik çözeltiler olarak
isimlendirilirler. Eğer çözeltinin OH- iyonu fazla ise çözelti
bazik; H+ iyonu derişimi fazla ise çözelti asidik olur. Bir
ortamın asidik ya da bazik olması, o ortamda yaşayan canlıları
etkilemektedir. Her organizmanın yaşamını sürdürebildiği uygun pH değerleri
vardır. Nötüre yakın pH değerlerine sahip ortamlarda yaşayan canlı türlerinin
sayısı daha fazladır.
f) İklim: Bir bölgede uzun süre hüküm süren hava koşullarına iklim
denir. İklim, canlıların yeryüzünde yayılışını etkileyen en önemli faktördür.
İklim şartları, geniş bir alanda hüküm sürer. Ancak bu alan içerisinde
canlıların yaşadığı, farklı koşulların hüküm sürdüğü küçük alanlar vardır.
Özel koşullu küçük iklim alanlarına da mikroklima denilmektedir.
B. Biyotik faktörler (Canlı
varlıklar)
- Bir ekosistem içerisinde bulunan ve
birbirlerini etkileyen canlı varlıkların tümüne biyotik faktör denir.
- Ekosistemi etkileyen biyotik
faktörlerden olan canlılar, ekolojik nişlerine göre üreticiler,
tüketiciler ve ayrıştırıcılar olarak üç grupta incelenmektedir.
a. Üreticiler
-İnorganik maddelerden organik madde
sentezi yapabilen canlılardır. Üretici canlılara “ototrof canlılar” da
denir.
-Üreticiler, fotosentez veya kemosentez
olaylarını gerçekleştirerek kendi besinlerini yaparlar.
-Yeşil bitkiler, bazı bakteriler,
arkeler ve bazı protistler ototrof canlıların örnekleridir.
-Karasal ekosistemlerin
asıl üreticileri bitkilerdir. Sucul ekosistemlerde ise siyanobakteriler ve
algler en yaygın olarak bulunan üretici canlılardır.
|
-Üretici organizmalar, tüm canlıların
besin ihtiyacını üretme yanında, atmosferdeki oksijen ve karbondioksit
dengesini de korurlar.
-Üretici canlılar besinlerini üretirken
kullandıkları enerji kaynağına göre fotosentetik ototroflar ve kemosentetik
ototroflar olmak üzere ikiye ayrılırlar.
-Fotosentetik
ototroflar: Işık enerjisi yardımıyla
CO2 ve H2O gibi inorganiklerden organik
madde sentezi yapan üreticilerdir. Bu olaya fotosentez denir.
-Yeşil bitkiler, siyanobakteriler,
öglena gibi bazı protistler, bazı bakteriler fotosentetik canlılardır.
-Kemosentetik
ototroflar: Bazı inorganik maddelerin oksidasyonu ile elde edilen
kimyasal enerji yardımı ile CO2 ve H2O’dan organik
madde sentezi yapan üreticilerdir. Bu olaya kemosentez denir. Bazı bakteri ve
arkebakteriler kemosentetik canlılardır.
b. Tüketiciler: Kendi besinini üretemeyen, bulundukları ortamdan
hazır alan canlılar tüketici (heterotrof) olarak bilinir. Heterotrof
canlılar, tükettikleri besin çeşidine göre gruplandırılır.
-Doğrudan üretici canlılarla beslenen
tüketicilere otçul (herbivor) denir. Koyun, inek, tavşan,
zooplanktonlar vb.
-Besin zincirinde diğer tüketicileri
yiyerek beslenen canlılara karnivor (etçil) canlılar denir. Aslanlar,
kartallar, kobralar vb.
-Hem üretici hem de tüketici canlıları
yiyerek beslenen canlılara karışık beslenenler (omnivor) denir. İnsan,
fare, karga, ayı, domuz vb.
Kemoheterotrof canlı: Hem enerji hem de karbon kaynağı olarak diğer
canlıların ürettiği organik maddeleri kullanan canlılardır. Hayvanlar,
insanlar, mantarlar, protistaların çoğu ve birçok bakteri ve arke örnek
verilebilir.
-Fotoheterotrof canlı:
Enerji kaynağı olarak ışık
enerjisini, karbon kaynağı olarak diğer canlıların ürettiği organik
maddeleri kullanan canlılardır. Sadece belirli sucul ve tuzu seven
prokaryotlar örnek verilebilir.
|
Farklı beslenme tiplerinde enerji ve karbon kaynakları
|
Beslenme tipi
|
Enerji kaynağı
|
Karbon kaynağı
|
Örnek canlılar
|
Fotootorof
|
Işık
|
CO2
|
Bitkiler,
algler, öglena, bazı bakteriler
|
Kemoototrof
|
Bazı
inorganikler (H2S, NH3, Fe2+ gibi)
|
CO2
|
Birkaç
bakteri ve çoğu arkeler
|
Fotoheterotroflar
|
Işık
|
Organik
bileşik
|
Sadece
belirli sucul ve tuzu seven prokaryotlar
|
Kemoheterotroflar
(Heterotroflar)
|
Organik
bileşik
|
Organik
bileşik
|
Hayvanlar,
insanlar, mantarlar, protistaların çoğu ve birçok bakteri ve bazı arkeler
bazı parazit bitkiler
|
3.
Hem Ototrof Hem de Heterotrof Beslenme
-Hem üretici hem de
tüketici olan canlıların gerçekleştirdiği bir beslenme çeşididir.
-En önemli canlı
örneği böcekçil bitkiler ve öglenadır.
-Böcekçil bitkiler: Bu bitkiler azot bakımından fakir
topraklarda yaşadıkları için topraktan alamadıkları azotu, yakaladıkları
böceklerin proteinlerinden karşılar.
-Bu bitkiler,
klorofilli oldukları için fotosentez ile karbonhidrat ve yağ monomerlerini
sentezler. Bu bitkilere örnek olarak ibrik otu ve sinekkapan verilebilir.
-Böcekçil bitkiler, azot
ihtiyaçlarını karşılama yönü ile heterotrof, kloroplast taşıdıkları için
fotosentez ile besinlerini üretebilme yönüyle de ototrof canlı olmuş oluyor.
-Öglena: Kloroplast organeli bulundurur ve
ışık varlığında kendi besinini kendisi sentezler. Bu yönüyle ototroftur. Işık
yokluğunda ise dış ortamdan besinini hazır olarak alabilir. Bu yönüyle de
heterotroftur.
c. Ayrıştırıcılar
(saprofitler= çürükçüller): Bu canlılar ölü bitki ve hayvan atıkları ile birlikte diğer organik
atıkların üzerine sindirim enzimleri salgılayarak bu maddeleri parçalarlar ve
ihtiyaç duydukları organik maddeleri hücrelerine alırlar. Böylece kendi besin
ve enerji ihtiyacını karşılar.
Bu
sırada oluşan CO2 atmosfere verilir. NH3 ise azot
döngüsündeki nitrifikasyon bakterileri tarafından bitkilerin alabileceği azot
tuzlarına dönüştürülerek ölü atıklardaki karbon ve azot gibi inorganik
maddeler, ekosistemdeki üreticilerin kullanımına hazır hale getirilir.
Ayrıştırıcıların azot
döngüsündeki işlevi, aminoasitlerden amonyak oluşturmaktır
|
-Maya
ve küf mantarları ile bazı bakteriler en önemli ayrıştırıcılardır.
-Bir
ayrıştırıcı organizma prokaryotik (bakteri) ya da ökaryotik (mantar) hücre
yapısına sahip olabilir.
-Ayrıştırıcılar
hem sucul hem de karasal besin zincirlerinin tüm basamaklarında bulunurlar.
Bakteriler koful oluşturamadığı
için ekzositoz yapamazlar. Saprofit bakteriler, hücre dışına gönderecekleri
enzimleri (proteinleri) translokaz adı verilen taşıyıcı proteinler
yardımıyla taşırlar.
|
Saprofit canlıların ekolojik önemi;
-Doğayı temizler (gönüllü
temizlik işçileri gibi)
-Toprağı inorganik madde
bakımından zenginleştirirler.
-Canlılar için önemli olan
karbon ve azot gibi atomların tükenmesine engel olurlar.
-Madde döngülerine yardımcı
olur.
-Ekolojik dengenin
korunmasını sağlar.
DİKKAT EDELİM
Bir
ekosistemde ayrıştırıcı organizma sayısı azalırsa;
-Çevre kirliliği artar.
-Başta azot olmak üzere
madde döngüleri yavaşlar.
-Biriken organik madde
miktarı artar.
-İnorganik madde miktarı azalır.
- Bir ekosistemden
saprofit canlılar çıkarılırsa ekosistem varlığını devam ettiremez.
|
-Ekosistemlerdeki canlılar arasında bir
denge vardır. Bu dengeyi üreticiler besin üretimiyle, tüketiciler madde
aktarımıyla, ayrıştırıcılar da inorganik maddeleri doğaya geri dönüştürerek
sağlarlar. Ayrıştırıcılar doğadaki madde döngüsünün kilit canlılarıdır.
EKOLOJİK
KAVRAMLAR
-Ekoloji: Canlıların birbirleriyle ve çevreleriyle olan
ilişkileri inceleyen bilim dalıdır.
-Tür: Ortak bir atadan gelen, yapı ve görev bakımından
benzer organlara sahip, aralarında gen alışverişi olabilen ve kısır olmayan
döller meydana getiren bireylere tür denir.
-Ekolojik organizasyonun en alt
biriminde tür yer alır. Ekolojide bu organizma olarak da alınır. Organizma;
bireysel bir canlıdır.
-Popülasyon: Belli bir alanda yaşayan aynı tür bireylerin
oluşturduğu gruptur.
Örnek: Toroslarda yaşayan ala geyikler, Beynam ormanlarının
kızıl çamları, Van gölünde yaşayan inci kefalleri gibi.
-Komünite: Aynı alan içerisinde birbiriyle ilişkili tüm
popülasyonların oluşturduğu topluluğa denir. Farklı türlere ait
popülasyonların oluşturduğu topluluktur.
Örnek: Bir gölde bulunan balıklar,
kurbağalar, bitkiler, böcekler ve bakteriler o gölün komünitesini oluşturur.
Bir komünite içerisinde birden
fazla tür bulunur. Dolayısıyla komüniteler popülasyonlardan daha büyük sadece
canlı topluluklarıdır
|
-Ekosistem: Belirli sınırlar içinde etkileşim halinde bulunan
farklı türden canlı toplulukları ile bu canlıları içinde barındıran cansız
çevreye denir.
Örnek: Bir kıta, bir okyanus ekosistem
olarak kabul edilebileceği gibi bir orman, çayır, göl hatta akvaryum da birer
ekosistemdir. Dünya en büyük ekosistemdir.
Ekosistem = Komünite + Cansız çevre
|
-Bir ekosistem; temel olarak su, sıcaklık,
mineral vb. cansız etmenler ile üreticiler, tüketiciler ve ayrıştırıcılardan
oluşur.
-Biyosfer (ekosfer): Dünya üzerinde canlıların yaşadığı alanların
tümüdür. Küresel ekosistem de denilebilir.
Ekolojide en kapsamlı düzey olan
biyosfer, atmosferin yeryüzünden yukarı doğru birkaç kilometrelik bölümünü,
karaların ise en az 3000 metre derinliğe kadar olan kısmını kapsar.
-Ekolojik organizasyon
düzeyleri küçük birimden büyüğe sırası ile:
Tür (Organizma)
Popülasyon
Komünite
Ekosistem
Biyosfer
|
|
Diğer Ekolojideki
Temel Kavramlar
-Habitat: Bir organizmanın doğal olarak yaşayıp, üreyebildiği
yaşam alanıdır. Bu alan, bir okyanus kadar büyük olabileceği gibi, çürümüş
bir ağaç kütüğünün altı ya da bir böceğin bağırsağı kadar küçük de olabilir.
Örnek: Balinanın habitatı okyanustur.
- Ekolojik niş: Habitat içindeki bireylerin yaşamını sürdürebilmek
için yaptıkları faaliyetlerin tamamıdır.
Örneğin, bir canlının beslenmesi,
üremesi, davranışı, yaşayış şekli, diğer canlılarla ilişkisi ekolojik niş
içerisinde yer alır.
Örnek: Kraliçe arının ekolojik nişi yumurta
yapmaktır.
Bir başka ifade ile
habitat, bir organizmanın doğal adresi, ekolojik niş ise o adreste yaptığı
işidir.
|
-Flora: Bir ekosistemdeki bitki,
mantar ve bakteri türlerinin tamamına denir. Daha çok bitkiler için
kullanılır.
-Fauna: Bir ekosistemdeki hayvan popülasyonlarının tamamına
denir.
-Biyotop: Canlı varlıkların
yaşamını sürdürebilmesi için uygun çevresel koşullara sahip coğrafik
bölgedir.
-Biyom: Biyosferin aynı iklim koşullarının ve aynı bitki
örtüsünün egemen olduğu çok geniş bölümü. (Sucul biyomlar karasal biyomlar
gibi)
-Biyomas (Biyokütle): Besin piramidinin her bir basamağında bulunan
canlıların toplam kütlesidir.
Çevre direnci: Bir popülasyonun büyüme ve gelişmesini engelleyen
her türlü olumsuz dış faktörlerdir. Popülasyonun büyümesine bağlı olarak
çevre direnci artar. Besin kıtlığı, yaşama alanlarının azalması, salgın
hastalıklar, rekabetin artması çevre direncine neden olan etmenlerdir.
-Ekoton: Komşu komüniteler arasındaki geçiş bölgelerine
denir. Örneğin çayırlık alan ile ormanlık alan arasındaki geçiş bölgesinde
çalılar, kısa boylu ağaç türleri bulunabilir.
-Ekotonlarda, komşu alandaki
komünitelerin her birine özgü canlı türlerine ek olarak sadece ekoton
bölgesine uyum sağlamış türler de bulunur. Bu nedenle ekotonlardaki tür
çeşitliliği fazladır.
Ekotonlarda;
-Birey sayısı azalırken
tür çeşitliliği artar. (Tatlı ve tuzlu su ekotonları hariç)
-Türler arası rekabet
fazladır.
-Toleransı (hoş görüsü)
en fazla olan türler yaşar.
-Madde dönüşümü hızlıdır.
|
-Tolerans (hoşgörü): Canlıların çevre şartlarına gösterdikleri uyum yeteneği, dayanma
gücüdür. Bu gücün minimum ve maksimum aralığına da tolerans aralığı denir.
-Canlıların, tolerans aralığı içinde en
iyi gelişebildikleri alana optimum alan denir. Optimum alanda çevresel
faktörler canlı için uygundur. Canlıların tolerans
alanları türden türe değişiklik gösterir.
-Örnek: Aşağıdaki grafikte K ve L balık
türlerinin suyun tuz oranına toleransı gösterilmiştir.
Yorum: Grafiğe göre L türünün yüksek tuz oranına toleransı
K türünden yüksektir.
K türünün tolerans aralığı 0-2x atalığı,
L türünün tolerans aralığı ise 3x-5x aralığıdır.
Gösterge (belirteç = indikatör)
tür: Toleransı az olan, ortam
şartlarından en kolay etkilenen türlere denir. Örneğin yandaki grafikte
sıcaklık değişimine en hassas (toleransı az) olan X türüdür. Dolayısı ile
indikatör tür de X olmuş oluyor.
|
|
Kilit taşı türleri: Besin zincirleri ve besin ağlarında önemli etkilere
sahip olan türlerdir.
-Komünitede kilittaşı
türlerin birey sayısı diğer türlere göre az olsa da etkileri fazladır.
-Kilittaşı türlerden
herhangi birinin neslinin tükenmesi ekosistemdeki trofik düzeyler üzerinde
olumsuz yönde büyük etki yapar.
|
Şekil: Besin zincirinde kilittaşı tür su samurudur.
|
Su samurları, deniz kestanelerini
yiyerek beslenir. Deniz kestaneleri de çok hücreli alglerden olan kelpleri
besin olarak tüketir. Kelpler birçok tür için habitat oluşturur. Bu
ekosistemdeki su samurları yok olursa deniz kestanelerinin sayısı artar. Bu
da kelplerin azalmasına neden olur. Kelpler azaldığında habitatları bozulan
türler de ortadan kalkar.
Kuzey Pasifik kıyı ekosisteminde su
samuru, kilittaşı bir türdür.
|
SORU 1. (2023-AYT/FEN) Bir komünitede bulunan kilit taşı türlerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Komünitede popülasyon yoğunlukları her zaman fazla olan türlerdir. B) Komüniteden ayrılmaları, o komünitenin yapısının bozulmasına yol açar. C) Doğal düşmanlarının artması, komünitede üçüncü bir türün birey sayısını artırabilir. D) Bazı kilit taşı türler ekosistemlerdeki en üst
trofik basamakta yer alabilir.
E) Komünitede türler arasındaki ilişkileri
etkileyebilir.
SORU 2. Aşağıdakilerden hangisi tür
çeşitliliğini etkileyen cansız faktörlerden değildir?
A) Işık B) Nem C)
Sıcaklık
D) Yağış E) Rekabet
SORU 3. Aşağıdaki canlı
topluluklarından hangisi popülasyon örneği değildir?
A) Bir ormandaki kara çamlar
B) Bir ağaçtaki parazit ökse otu
bitkileri
C) Bir bölgedeki kelaynak kuşları
D) Bir göldeki yeşil kurbağalar
E) Bir ormandaki parazit canlılar
SORU 4. Aşağıdaki ekolojik
birimlerden hangisi en kapsamlı olanıdır?
A) Komünite B) Popülasyon
C) Ekosistem D) Ekoton
E) Biyosfer
SORU 5. Farklı bölgelerde yaşayan
aynı türe ait popülasyonların aşağıdaki özelliklerinden hangisi farklı olamaz?
A) Ölüm oranları
B) Yoğunlukları
C) Üreme yaşındaki birey oranı
D) Kromozom sayıları
E) Nükleotit dizilişleri
SORU 6. Bir komünitede bulunan üç farklı tür ile ilgili
olarak aşağıdaki bilgiler verilmektedir.
-K türü, yöreye özgü bir zambak
çeşididir.
-L türü, komünitenin en sık rastlanan
bitki türüdür.
-M türü, balıklara ve omurgasız
hayvanlara barınak ve besin sağlayan mercan türüdür. Buna göre P, R ve S
türleri için aşağıdaki tanımlamalardan hangisi uygun olur?
|
K
|
L
|
M
|
A)
|
Kilit
taşı tür
|
Endemik
tür
|
Baskın
tür
|
B)
|
Baskın
tür
|
Endemik
tür
|
Kilit
taşı tür
|
C)
|
Endemik
tür
|
Baskın
tür
|
Kilit
taşı tür
|
D)
|
Kilit
taşı tür
|
Baskın
tür
|
Endemik
tür
|
E)
|
Endemik
tür
|
Kilit
taşı tür
|
Baskın
tür
|
SORU 7. Ekoton bölgeleri ile ilgili
aşağıdaki ifadelerden hangisi ya da hangileri doğrudur?
I. tür çeşitliliğinin fazla olması
beklenir
II. türler arası rekabet azalmıştır
III. farklı iki ekosistemin kesişim
bölgesidir
A) Yalnız I B) I ve II C)
I ve III
D) II ve III E) I, II ve
III
SORU 8. Komünitelerin kesişim noktaları olan ekoton
bölgeleri ile ilgili olarak;
I. Tür çeşitliliği fazladır.
II. Canlıların tolerans aralıkları
fazladır.
III. Madde dönüşümü hızlıdır.
özelliklerinden hangisi ya da
hangileri doğrudur?
A) Yalnız I B) Yalnız II C)
I ve II
D) I ve III E) I, II ve III
SORU 9. Bazı ekolojik terimler ile ilgili bilgiler aşağıda verilmiştir.
Buna göre yapılan açıklamalardan hangisi
yanlıştır?
A) İndikatör türlerin (gösterge tür) çevre
şartlarındaki değişmelere karşı toleransı azdır.
B) Endemik türler belirli bölgelere özgü
olan türlerdir.
C) İki canlının ekolojik nişlerindeki benzerlik
artarsa rekabet etme ihtimalleri de artar.
D) Simbiyotik ilişkiler farklı tür canlılar
arasında görülür.
E) Habitat, organizmanın ekosistemde
üstlendiği işlevdir.
SORU 10. (2015-LYS2/BİY)
Bir denizel kıyı ekosisteminde su
samurları, denizkestanelerini yiyerek beslenmektedir. Denizkestaneleri de çok
hücreli alglerden olan kelpleri besin olarak tüketmektedir. Kelpler bol
olduğunda pek çok tür için uygun habitatlar sağlamaktadır. Bu ekosistemde
katil balinaların su samurlarıyla yoğun olarak beslendikleri dönemlerde,
kelplerin miktarının çok azaldığı ve birçok türün ortamdan kaybolduğu
gözlenmiştir.
Buna göre,
I. Kelpler bu komünitenin endemik
türüdür.
II. Su samurları bu komünitenin kilittaşı
türüdür.
III. Denizkestaneleri bu komünitede
birincil tüketicidir.
IV. Katil balinaların başka besin
kaynaklarına yönelmesi, bu ekosistemdeki biyolojik zenginliğin azalmasına
neden olacaktır.
yargılarından hangilerine
ulaşılabilir?
A) I ve II B) I ve III C)
II ve III
D) I, III ve IV E) II, III ve IV
SORU 11. Aşağıdaki tabloda 5 farklı canlı türünün
yaşayabildiği sıcaklık değerleri verilmiştir.
Canlı türü
|
Minimum sıcaklık(0C)
|
Optimum sıcaklık(0C)
|
Maksimum sıcaklık(0C)
|
I
|
0
|
20
|
35
|
II
|
-5
|
15
|
40
|
III
|
10
|
30
|
45
|
IV
|
-10
|
25
|
40
|
V
|
0
|
15
|
30
|
Tabloya göre, numaralandırılmış
canlılardan sıcaklığa toleransı en yüksek (a) ve en düşük (b) olanlar
aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir?
|
a
|
b
|
A)
|
I
|
IV
|
B)
|
II
|
III
|
C)
|
III
|
IV
|
D)
|
IV
|
V
|
E)
|
V
|
III
|
SORU 12. Bazı özellikleri;
-Fotosentetik bitkiler
-Fotosentetik bakteriler
-Çürükçül mantarlar
-Herbivor hayvanlar
-Karnivor hayvanlar
şeklinde verilen canlı gruplarının,
bir arada bulunabildiği en küçük ekolojik birim aşağıdakilerden
hangisi olmalıdır?
A) Popülasyon B) Komünite C)
Ekoton
D) Biyosfer E) Ekosistem
SORU 13. (2014 – LYS2 / BİY)
Komünite ve tür çeşitliliği ile
ilgili olarak aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Komüniteler, farklı türlere ait
popülasyonlar içerir.
B) Kutup bölgelerindeki komünitelerde
tür çeşitliliği azdır.
C) Komşu komüniteler arasındaki geçiş
bölgelerinde tür çeşitliliği azalır.
D) Süksesyon (sıralı değişim),
komünitenin tür kompozisyonunu değiştirir.
E) Komünitenin habitat çeşitliği
arttıkça tür çeşitliliği de artar.
SORU 14. (2010 YGS)
Bir ekosistemdeki ayrıştırıcı
organizmalar ortamdan uzaklaştırılacak olursa belirli bir süre sonra, bu
ekosistemde,
I. tüketicilere aktarılan enerji
miktarının artması,
II. üretici sayısının artması,
III. biriken organik madde miktarının
artması,
IV. mineraller için rekabetin artması
olaylarından hangilerinin
gerçekleşmesi beklenir?
A) Yalnız II B) Yalnız
IV C) I ve III
D) II ve IV E) III ve IV
SORU 15. Bir ekosistemde ayrıştırıcı
organizmaların sayısının azalması ile;
I. Çevre kirliliği artar.
II. Ekolojik denge kurulur.
III. Başta azot olmak üzere madde
döngüleri hızlanır.
olaylarından hangisi veya
hangilerinin ortaya çıkması beklenir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C)
II ve III
D) I ve II E) I, II ve III
SORU 16.
I. Sultan sazlığındaki i canlıların
tümü
II. Sultan sazlığındaki tepeli
pelikanlar
III. Sultan sazlığındaki canlı ve
cansızlar
Yukarıdakilerden ekosistem, komünite
ve popülasyon kavramlarına örnek olanlar aşağıdakilerin hangisinde doğru
olarak verilmiştir?
|
Ekosistem
|
Komünite
|
Popülasyon
|
A)
|
I
|
II
|
III
|
B)
|
I
|
III
|
II
|
C)
|
II
|
I
|
III
|
D)
|
III
|
I
|
II
|
E)
|
III
|
II
|
I
|
SORU 17. İndikatör (gösterge) tür, çevresindeki yararlı ya da
zararlı maddelerden birine karşı çok duyarlı olan canlı türü olarak
tanımlanır. Örneğin, kızböceklerinin bazı türleri, sudaki gelişim
dönemlerinde, ortamdaki oksijenin azalmasına çok duyarlı olduğundan, bu
böceklerin bulunduğu su ortamlarının temiz ve oksijen bakımından zengin
olduğu söylenebilir.
Buna göre, bir türün indikatör
(gösterge) tür olması için aşağıdaki özelliklerden hangisine sahip olması
gerekir?
A) Ekolojik toleransının (hoşgörüsünün)
az olması
B) Mutasyona uğrama sıklığının yüksek
olması
C) Hayat devresinin kısa olması
D) Metabolizma hızının yüksek olması
E) Popülasyon büyüme hızının sınırlı
olması
CEVAPLAR ve ÇÖZÜMLERİ 1. Kilit taşı türleri, popülasyon yoğunlukları her zaman
fazla olan türler değil, besin zincirleri ve besin ağlarında önemli etkilere
sahip olan türlerdir. Cevap: A 2. Rekabet yaşam kaynakları için canlılar arasında
yapılır. Cevap: E
3. Popülasyon aynı tür bireylerin oluşturduğu gruptur.
Bir ormanda farklı türlerden oluşan parazitler bulunabilir. Cevap: E
4. Biyosfer, bütün canlıları kapsayan birimdir. Cevap:
D
5. Farklı ortamda yaşasalar da aynı popülasyonun
bireylerinin kromozom sayısı aynıdır. Cevap: D
6. K türü, yöreye özgü ise endemiktir. L türü, en sık
rastlanan yani en belirgin olan ise baskın türdür. M türü, balıklara ve
omurgasız hayvanlara barınak ve besin sağlayan mercan türüdür. M’nin yok
olması balık ve omurgasızları da olumsuz etkileyecektir. Önemli bir türdür. O
zaman kilit taş tür olur.
Cevap: C
7 Ekoton, farklı ekositemlerin kesişim bölgesidir. Tür
çeşitliliğinin fazla olması beklenir. Türler arası rekabet fazladır.
Cevap: C
8. Ekoton için verilen öncüller doğrudur.
Cevap: E
9. Habitat, organizmanın ekosistemde yaşadığı alandır. Organizmanın
üstlendiği işlev, ekolojik niştir. Cevap: E
10. Su samurlarının azalmasına bağlı olarak birçok tür
ortamdan kayboluyorsa kilit taş tür su samurladır. Deniz kestaneleri üretici
yosunlar ile beslendiğine göre birincil tüketicidir. Cevap: C
11. Tolerans değerlendirilirken optimum sıcaklığa
bakılmaz. Yaşayabildiği sıcaklık aralığının genişliğine bakılır. IV. canlı en
geniş (-10;40), V. canlı ise en dar (0;30) sıcaklık aralığında
yaşayabilmektedir.
Cevap: D
12. Soruda verilenlerin tamamı farklı tür canlılardan
oluşmaktadır. Popülasyon olamaz. Yaşadıkları çevrenin cansız faktörleri
verilmemiştir. Ekosistem olamaz.Cevap: B
13. Komşu komüniteler arasındaki geçiş bölgelerinde ekoton
denir ve ekotonlarda tür çeşitliliği artar.Cevap: C
14. Ayrıştırıcı organizmalar ölmüş canlı kalıntılarını ve
organik maddeleri inorganik maddelere çeviren organizmalardır. Ayrıştırıcı
organizmaların olmaması çevrede organik madde birikimine ve inorganik madde
olan mineral azalmasına neden olur. Buna bağlı olarak bitkilerde mineral
bakımından rekabetin artması söz konusu olur. Cevap: E
15. I. Ölü organizmalar ayrıştırılamayacağı için çevrede
birikir, kirlilik artar.
II. Ayrıştırıcılar, ekolojik dengenin korunmasını sağladıkları
için sayıları azalırsa denge bozulur.
III. Ayrıştırıcılar, madde döngülerini sağladıkları için
sayıları azalırsa döngü yavaşlar. Cevap: A
16. I. Sultan sazlığındaki i canlıların tümü (Komünite)
II. Sultan
sazlığındaki tepeli pelikanlar (Popülasyon)
III. Sultan
sazlığındaki canlı ve cansızlar
(Ekosistem) Cevap: D
17. Toleransı az olan, ortam şartlarından en kolay
etkilenen türlere gösterge (indikatör) tür denir. Cevap: A
|